Cumhuriyetçiler, İsrail’i Demokrat rakiplerini bölmek için kullanıyor
Demokratlar, İlhan Omar’ı Kınadı: Washington’daki Siyasi Kutuplaşma Derinleşiyor
Demokratlar, bu hafta Washington’daki derin siyasi kutuplaşma ortamında, kendi partilerinden birine karşı sert eleştirilerde bulundu. Partinin üst düzey yasa yapıcıları, Kongre Üyesi İlhan Omar’ı "Benjamins" tweeti sonrası antisemitik klişeler kullanmakla suçladı. Omar, bu tweetinde İsrail’e olan desteğin siyasi bağışçılar tarafından yönlendirildiğini ifade etmişti.
Analistler, bu tartışmadan en büyük kazananların Cumhuriyetçiler olduğunu belirtiyor. Cumhuriyetçiler, İsrail meselesini kullanarak Demokrat rakipleri arasında bölünmeler yaratmaya çalışıyor. Omar ve diğer Müslüman-Amerikan Kongre Üyesi Rashida Tlaib, görevlerine başladıkları günden itibaren antisemitizm iddialarıyla karşı karşıya kaldılar.
Cumhuriyetçilerin Stratejisi
Omar’ın son tartışmalara yol açan yorumu, Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi Azınlık Lideri Kevin McCarthy’nin kendisine ve Tlaib’e İsrail’i eleştirdikleri için ceza verme tehdidi üzerine yaptığı bir yanıt olarak geldi. Uzmanlar, Omar ve Tlaib’in hedef alınmasının Cumhuriyetçiler için avantaj sağladığını ve Demokrat Parti’nin geleneksel olarak İsrail yanlısı liderliğini, giderek Filistinlilere daha duyarlı hale gelen yeni ilerici tabanı karşısında zayıflattığını belirtiyor.
Kamuoyu yoklamaları, Demokratların İsrail-Filistin çatışmasına dair görüşlerinin neredeyse eşit şekilde bölündüğünü, Cumhuriyetçilerin ise büyük çoğunluğunun İsrail’e daha fazla sempati duyduğunu gösteriyor. Bu değişim, Demokrat Parti’nin Washington’daki güç merkezlerine ulaşmış durumda.
Parti İçi Tartışmalar
Berry, Demokratların parti içindeki bu değişimi yönetmek için gerçek bir tartışma yapması gerektiğini vurguladı. "Bu konunun 2020 seçimlerinde önemli bir mesele olacağına şüphe yok," diyen Berry, Cumhuriyetçilerin bunun tartışmanın merkezinde olmasını sağlayacağını belirtti.
Omar, kullandığı dil için özür diledi ancak lobicilerin siyasetteki "sorunlu rolünden" bahsetmekte ısrar etti. Özellikle Amerikan İsrail Kamu İşleri Komitesi (AIPAC) ile ilgili eleştirilerini yineledi.
Dış Politika Farklılıkları
Demokrat Parti içindeki dış politika ayrılıkları, 2020 seçimleri öncesinde daha belirgin hale geliyor. Örneğin, üst düzey Demokrat Chuck Schumer, AIPAC destekli bir anti-BDS (Boykot, Yatırım ve Y yaptırımları) yasa teklifine destek verirken, Bernie Sanders, Kamala Harris ve Cory Booker gibi 2020 başkanlık adayları buna karşı oy kullandı.
Brookings Enstitüsü’nde Orta Doğu Politikası uzmanı Khaled Elgindy, partinin tarihsel olarak pro-Israil politikaları etrafında dönen tartışmaların, Demokrat Parti’nin eski ve yeni nesil üyeleri arasında önemli bir bölünme yaratacağını ifade etti. "İsrail’e olan destek temeli çatlamaya başlıyor," diyen Elgindy, Demokratların artık savunmak zorunda oldukları politikalarla yüzleşmek zorunda olduğunu belirtti.
Sonuç ve Gelecek
Cumhuriyetçiler, Netanyahu ile birlikte hareket ederken, Demokratların Netanyahu’nun pro-yerleşim, iki devletli çözüm karşıtı ve işgal yanlısı politikalarıyla kendilerini nasıl konumlandıracakları konusunda zorlandıklarını vurguladı. Bu durum, partinin içinde daha geniş bir tartışmanın başlamasına neden olabilir.
Omar ve Tlaib, Filistin hakları için destek verdikleri ve Müslüman kimlikleri nedeniyle kolay hedef haline geldiler. İki Müslüman kongre üyesi, Filistin’e karşı yapılan ihlalleri durdurmak için İsrail’e baskı yapmayı hedefleyen BDS hareketini açıkça destekleyen ilk isimler.
Sonuç olarak, Demokrat Parti’nin içindeki bu tartışmalar ve bölünmeler, partinin geleceği açısından kritik bir rol oynamaya devam edecek. Bu konudaki düşüncelerinizi paylaşmayı unutmayın ve benzer makaleler için bizi takip edin!
