ABD, ülkeleri Fransız ve Suudi BM konferansına katılmamaları konusunda uyardı.
ABD, İsrail-Filistin Çatışması Üzerine Birleşmiş Milletler Konferansına Katılmamaları İçin Ülkeleri İkna Ediyor
ABD, Fransa ve Suudi Arabistan tarafından sponsorluğu yapılan ve önümüzdeki hafta gerçekleştirilecek olan İsrail-Filistin çatışmasına yönelik iki devletli çözüm konferansına katılmamaları için yabancı hükümetlere baskı yapıyor. Reuters tarafından aktarılan bir ABD diplomatik kablosuna göre, bu durum uluslararası ilişkilerde önemli bir gündem maddesi haline geldi.
Kablosunda, ülkelere “İsrail karşıtı eylemler” gerçekleştirmemeleri konusunda uyarılarda bulunulmakta ve konferansa katılımın Washington tarafından ABD dış politika çıkarlarına aykırı bir hareket olarak değerlendirileceği belirtilmektedir.
Fransa ve Suudi Arabistan’ın Rolü
Fransa, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi bir üyesi olarak ABD’nin NATO’daki müttefikidir. Suudi Arabistan ise ABD’nin Orta Doğu’daki en yakın ortaklarından biridir. ABD Başkanı Donald Trump, Mayıs ayında Riyad’ı ziyaret ettiğinde, Suudi Arabistan ile milyarlarca dolarlık yatırım anlaşmaları imzalanmıştı.
Fransa ve Suudi Arabistan, New York’ta 17-20 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek olan konferansa ev sahipliği yapacaklar.
ABD’nin Endişeleri ve Hedefleri
Reuters’a göre, kabloda, “Savaşın sona ermesine yönelik devam eden, hayat kurtaran çabaları olumsuz etkileyen bu konferansa katılmamaları için hükümetleri uyarıyoruz” denilmektedir. ABD’nin, tek taraflı olarak Filistin devletini tanıyan herhangi bir adımı da reddettiği belirtiliyor. Bu durum, çatışmanın çözümünde önemli yasal ve siyasi engeller yaratmaktadır.
Fransa, konferansta Filistin devletinin tanınması için Birleşik Krallık ve diğer Avrupa müttefikleriyle de görüşmeler yapmaktaydı.
Konferansın Önemi ve Beklentiler
Mayıs ayı sonunda, Birleşmiş Milletler üye devletleri konferansa hazırlık amacıyla istişarelerde bulundu ve Arap Grubu, ülkeleri Filistin devletinin tanınması için teşvik etti. Arap Grubu, konferansın başarısını önemli devletlerin Filistin’i tanıyıp tanımadığına göre ölçeceklerini ifade etti.
1950’lerden beri, ABD’nin çeşitli yönetimleri, Filistin-İsrail çatışmasını sona erdirme hedefinin iki devletli bir çözüm olduğunu belirtmiştir. Birçok uzman ve diplomat, gelecekteki Filistin devletinin kalbinin işgal altındaki Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze olduğunu vurgulamaktadır.
Ancak, ABD’nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, Bloomberg News’a verdiği demeçte, işgal altındaki Batı Şeria’da bir Filistin devletinin artık ABD politikası olmadığını belirtti. Huckabee, İsrail’in “Müslüman komşularının” bu toprakları vererek bir Filistin devleti yaratabileceğini ifade etti.
Gözler Ceasefire Üzerinde
ABD’nin kablosunda, “tek taraflı olarak Filistin devletini tanımanın 7 Ekim’i Filistin Bağımsızlık Günü olarak etkili bir şekilde belirleyeceği” ifade edildi. Hamas, 7 Ekim 2023’te güney İsrail’e saldırarak yaklaşık 1,200 kişiyi öldürdü. İsrail, Gazze’ye karşı mahvedici bir saldırı başlatarak 54,000’den fazla Filistinliyi, çoğunlukla kadın ve çocukları öldürdü.
ABD’nin kablosu, Washington’un Gazze’de ateşkese ulaşmak ve oradaki rehineleri serbest bırakmak için Mısır ve Katar ile birlikte çalıştığını da belirtti. “Bu konferans, bu hassas müzakereleri zayıflatmakta ve terörist grup Hamas’ı cesaretlendirmektedir” denildi.
Sonuç ve Okuyuculara Çağrı
Sonuç olarak, ABD’nin bu konferansa karşı tutumu, uluslararası diplomasi açısından önemli bir gelişmeyi işaret etmektedir. Konuyla ilgili daha fazla bilgi ve analiz için lütfen düşüncelerinizi paylaşın ya da ilgili makaleleri okumaya devam edin.
İlgili Makaleler: Filistin Devleti Tanınması Üzerine Tartışmalar | ABD’nin Orta Doğu Politikası