Trump, İran’ın Fordow’u Bombalamayı Düşünürken ‘Görev Genişlemesi’ Tehlikesi Var
Başlık: Trump’ın İran Üzerindeki Askeri Stratejisi: Fordow Nükleer Tesisine Saldırı mı?
Giriş:
ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın Fordow nükleer tesisine yönelik askeri saldırılar planladığını düşünüyor. Ancak, Orta Doğu’daki "misyon kayması" geçmişi, bu kararların ardında yatıyor. Misyon kayması, askeri bir kampanyanın hedeflerinin kaymasının ve beklenmedik uzun süreli taahhütlere dönüşmesinin adıdır. Bu durum, ABD’nin dünya genelindeki askeri maceralarını sıkça tanımlamaktadır.
Trump’ın İran’a karşı saldırı kararı, 2003 yılında Irak’a yapılan saldırı ile karşılaştırılıyor; ancak bu durum yanıltıcı bir benzetme olabilir.
Trump’ın Saldırı Planı ve İran ile Görüşmeler
Perşembe akşamı, The Wall Street Journal, Trump’ın İran’a yönelik bir saldırı planını onayladığını bildirdi. Ancak Trump, İran’ın nükleer programından vazgeçip geçmeyeceğini görmek için bekliyor. New York Times da, İran’ın Trump’ın görüşme teklifini kabul etmeye istekli olduğunu bildirdi.
- Önemli Noktalar:
- Trump, İran ile doğrudan müzakerelerde bulunuyor.
- Fordow, yer altındaki zenginleştirme tesisi hedef alınması beklenen nokta.
Tarih, ABD’nin Fordow ile sınırlı kalamayacağını gösteriyor; Trump bunu istemese bile, Irak’taki ABD müdahalesinin artan katılım hikayesi buna işaret ediyor. 1991’de ABD, Irak’ın Kürt azınlığını korumak için bir uçuşa yasak bölge oluşturdu. 1998’de ise Saddam Hüseyin’in silah denetçilerine erişim vermemesi nedeniyle geniş kapsamlı saldırılar düzenlendi. 2003 yılında ise ABD, Irak’ın kitle imha silahlarına sahip olduğunu iddia ederek tam bir işgal kararı aldı.
İran ile Müzakere Süreci
Trump, İran ile doğrudan müzakerelerde bulunuyordu. İsrail’in 7 Ekim 2023’teki saldırısından hemen önce, İran ve ABD’nin nükleer programı üzerine altıncı tur görüşmelere katılmaları bekleniyordu. Bu görüşmeler, Barack Obama döneminde imzalanan nükleer anlaşmanın bir devamı niteliğindeydi; Trump bu anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmişti.
Misyon Kayması ve Olası Sonuçlar
ABD, Orta Doğu’daki sınırlı bombardıman kampanyaları gerçekleştirmiş olsa da, derin bir taahhüt içine girmekten nadiren kaçınmıştır. 1986’daki Libya müdahalesi, bu tür bir müdahalenin örneklerinden biridir. Ancak günümüzdeki durum, Libya ile kıyaslandığında çok farklıdır.
- Uzman Görüşü:
- Fawaz Gerges, "Bu müdahaleyi benzersiz kılan, ABD’nin İran ile doğrudan müzakerelerde bulunmasıdır" diyor.
Sonuç ve Gelecek Beklentileri
Trump, İran’a yönelik saldırılara dair kararsız kalırken, Arap yetkililer, ABD’nin İran’a saldırı emri verme olasılığının yüksek olduğunu belirtiyor. Eğer Trump, İran’a saldırı düzenlerse, bu durum Orta Doğu’daki güç dengesini yeniden şekillendirme çabalarının bir parçası olarak değerlendirilecektir.
CTA:
Siz de bu konudaki düşüncelerinizi bizimle paylaşın veya ilgili makaleleri okumak için sitemizi ziyaret edin. Orta Doğu’daki gelişmeler hakkında daha fazla bilgi almak için Middle East Institute ve The Wall Street Journal gibi güvenilir kaynakları takip edebilirsiniz.