Fransa ve İngiltere’nin Filistin hamlesi yetersiz ve geç kalmış
Fransa ve Diğer Ülkeler, Filistin Devletini Tanımaya Hazırlanıyor
Son haftalarda, Avrupa’daki karamsar siyasi tartışmalar, Gazze’deki durum ve Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkı konusunda bazı umut ışıkları doğurdu. Fransa, Birleşik Krallık ve Kanada, gelecek ay Filistin devletini tam olarak tanıma niyetlerini resmen duyurdular. Bu gelişme, Filistin topraklarında yaşayan halk için tarihi bir adım olarak değerlendiriliyor.
Tarihî Sorumluluklar ve Tanıma Süreci
Fransa ve Birleşik Krallık, Orta Doğu’daki kargaşadan en fazla sorumlu olan iki ülke olarak, 1916 Sykes-Picot Anlaşması ve 1917 Balfour Deklarasyonu gibi trajik kararların sonuçlarıyla yüzleşmek zorundadır. Eğer hukuki haklar gerçek bir değere sahip olsaydı, bu iki sömürge gücü, Orta Doğu’ya verdikleri büyük zarardan dolayı milyarlarca dolarlık bir toplu dava ile karşılaşacaklardı.
- Filistin Devletinin Tanınması: Fransa ve Birleşik Krallık, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplandığında Filistin’i tanımayı vaat ettiler.
- Siyasi Hesaplar: Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, düşük onay oranlarını artırmak için bu adımı atabilir.
Starmer’ın İkilemi
Starmer, tanıma kararını, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını durdurmaması durumunda kullanılacak bir "kaldıraç" olarak sundu. Ancak bu yaklaşım, hem pro-İsrail lobileri hem de pro-Filistin hareketleri tarafından olumsuz karşılanabilir. Hukuk uzmanları, Gazze’deki durumun bir soykırım olduğunu belirtmektedir.
İsrail ve ABD’nin Tepkisi
İsrail ve ABD, Filistin devletinin tanınmasının "terörü ödüllendireceği" ve "barış sürecini geri götüreceği" yönünde yanlış bir algı yaratmaktadır. Oslo Anlaşmaları’nın üzerinden üç on yıl geçmesine rağmen barış süreci daha da uzakta görünmektedir.
- Filistin Hakkında Gerçekler: İsrail’in sağcı maliye bakanı Bezalel Smotrich, "Bunu başaramayacaksınız. Tanıyacak bir devlet olmayacak." demiştir.
- Batı’nın İkilemi: Batı, Filistin devleti tanınmadığı sürece, askeri yardımları durdurmak ve İsrail’e yaptırımlar uygulamak gibi cesur adımlar atmakta tereddüt etmektedir.
Sonuç ve Gelecek Beklentileri
Filistin’in tanınması ile ilgili verilen sözler, bu sözlerin yerine getirilip getirilmeyeceği kadar önemlidir. Ancak asıl test, Avrupa demokrasilerinin Gazze’deki devam eden katliamı durdurmak için ne tür adımlar atmaya hazır oldukları olacaktır.
Okuyucularımızı, bu konudaki düşüncelerini paylaşmaya veya ilgili makaleleri okumaya davet ediyoruz. Gazze’deki durumu anlamak ve Filistinli halkın hakları için sesimizi yükseltmek, hepimizin sorumluluğudur.
