Yeni Srebrenica ‘soruşturması’ soykırımı inkar edecek
Srebrenica’daki Soykırımın Ardındaki Gerçekler: 1995’te Ne Oldu?
1994 yazıydı. Nisan 1993’ten beri Birleşmiş Milletler askeri gözlemcisi için tercümanlık yapıyordum. BM, Srebrenica’yı "güvenli bölge" olarak ilan eden Güvenlik Konseyi Kararı 819’u uygulamak için şehre gelmişti. Bu süreçte, Srebrenica’da yaşanan soy kırımı ve insan hakları ihlalleri, Bosna-Hersek tarihindeki en karanlık sayfalardan biri oldu.
Bir gün, postane binasının çatısına çıkarak birçok işe yaramaz devriyeden kaçmayı başardım. Yanımda, o zamanlar pek bir anlam ifade etmeyen bir kitabın kopyası vardı: "Schindler’in Listesi". Dünyadan o kadar kopmuş durumdaydık ki, BM personelinin getirdiği her şeyi büyük bir iştahla okuyordum.
Srebrenica’da Neler Oldu?
Srebrenica’da, Temmuz 1995’te yaşanan olaylar, Drina vadisindeki Müslüman nüfusunu yok etme amacını güden dört yıllık bir süreçte doruk noktasına ulaştı. Bu süreç, kitlesel cinayetler, toplama kamplarının kurulması, kitlesel sürgünler ve kültürel mirasın yok edilmesi gibi birçok vahşeti içeriyordu.
Soykırımın Stratejik Hedefleri
1992 yılında, Srebrenica’daki soykırımdan sorumlu olan General Ratko Mladić, "İnsanlar ve halklar piyon değildir, cebimizde taşınabilecek anahtarlar değildir … Biz temizleyemeyiz, elimize bir süzgeç de alamayız … Bu soykırımdır." diyerek durumu net bir şekilde ifade etti.
Srebrenica’daki Soykırımın Sonuçları
Yirmi beş yıl sonra, 7 Şubat 2023’te, Bosna-Hersek’in Sırp Cumhuriyeti (RS) hükümeti, Srebrenica’daki olayları araştırmak üzere iki komisyon kurdu. Bu karar, Sırp milliyetçilerin, BM’nin kurduğu mahkemelerde bulunan somut gerçekleri yok sayma çabasının bir parçası olarak yorumlanıyor.
- 2002 yılında yayımlanan ilk RS hükümeti raporu, "Srebrenica Davası"nın sonuçlarını çarpıtarak, ölenlerin sayısını 2.000’in altında göstermiştir.
- 2003’te, insan hakları ihlalleriyle ilgili daha fazla bilgi sağlamak amacıyla özel bir komisyon kuruldu.
İnsan Hakları İhlalleri ve Yalanlar
Sonuç olarak, bu raporlar ve araştırmalar, 1995’te yaşanan olayların gerçeğini ortaya koymakta yetersiz kalmıştır. Geçtiğimiz yıl, Bosna Sırp parlamentosu, 2004’teki raporu "iptal ederek" daha "objektif" bir bakış açısı oluşturma yönünde yeni bir oluşum kurma talimatı verdi.
Sonuç ve Çağrı
Srebrenica, sadece bir felaket değil; aynı zamanda insanlığın gözünden kaçırmaması gereken bir ders. Bu olaylar, tarihsel gerçeklerin çarpıtılmasına karşı durmak için bir çağrı niteliğindedir. Siz de bu konuda düşüncelerinizi paylaşabilir veya benzer konularla ilgili makaleleri okuyarak bilgi edinebilirsiniz.
Kaynaklar:
Srebrenica’nın acı hatırası, insanlığın unutmaması gereken bir mirastır.