Bengalice Konuşan Müslümanlar, Delhi Polisi Tarafından Haksızca Tutuklandı ve İşkence Gördü
Başlık: Delhi Polisi, Bangladeşli Göçmen İşçileri Yanlışlıkla Tutukladı: İnsan Hakları İhlalleri İddiaları
Giriş:
Son günlerde Delhi Polisi, Bangladeşli göçmen işçileri yanlışlıkla tutuklamakla ve işkence yapmakla suçlanıyor. Bu iddialar, 25 Haziran’da Haryana’nın Jhajjar bölgesindeki bir tuğla fabrikasında yapılan bir polis baskını sonrasında gündeme geldi. İnsan hakları aktivistlerine göre, Bengali konuşan Müslüman göçmen işçiler, yasadışı Bangladeşli göçmenler olarak yanlış bir şekilde damgalandı. Bu makalede, insan hakları ihlalleri ve Delhi Polisi’nin tutumunu ele alacağız.
Delhi Polisi’nin İddiaları ve Tutuklamalar
- 25 Haziran’da Delhi’nin Shalimar Bagh Polis İstasyonu’ndan gelen polisler, bir tuğla fabrikasında baskın düzenledi.
- Baskın sırasında, yedi Müslüman göçmen işçi, altı ve on bir yaşındaki çocuklar da dahil olmak üzere tutuklandı.
- Tüm tutukluların Batı Bengal’den geldiği ve mevsimlik iş için Haryana’ya göç ettikleri belirtildi.
Aile üyeleri, polisin rutin bir belge kontrolü yaptığını iddia ettiğini ancak tutuklananların yasal süreç olmaksızın polis istasyonuna götürüldüğünü ifade etti.
İşkence İddiaları ve Temel Hakların İhlali
Ajima, tutuklanan işçilerden birinin eşi, kocasının ve diğerlerinin yanlış bahanelerle tutuklandığını ve sert muameleye maruz kaldıklarını belirtti. Ajima, tutukluların cep telefonlarının ve paralarının confiscated edildiğini, yiyecek, tıbbi yardım ve hukuki destekten yoksun bırakıldıklarını açıkladı.
Batı Bengal’den önde gelen aktivist Kirity Roy, bu işçilerin, 2015 Hindistan-Bangladeş Kara Sınırı Anlaşması (LBA) sonrasında Bangladeş yerleşim alanlarından geri gönderilen Hint vatandaşları arasında yer aldığını söyledi. LBA, iki ülke arasında on yıllardır süregelen anlaşmazlıkları çözerek, Bangladeş yerleşim alanlarında yaşayan yaklaşık 14,000 kişinin Hindistan vatandaşlığı kazanmasını sağladı.
Devletin Cevapsız Kalması ve Aktivistlerin Tepkisi
Roy, Ulusal İnsan Hakları Komisyonu’na (NHRC) yazdığı bir mektupta, tutukluların işkence gördüğüne dair belgeleri sundu. Mektupta, Jahirul Mia’nın, serbest bırakılmadan önce avuç içlerine ve ayak tabanlarına sert cisimlerle vurulduğu bildirildi. Mektup, kadınların ve çocukların temel ihtiyaçlardan ve hukuki haklardan mahrum halde tutuklu kaldığını iddia ediyor.
Aktivistler, yetkililerle iletişim kurmaya çalıştıklarını ancak Delhi Polisinden herhangi bir yanıt alamadıklarını belirttiler. Bu arada, insan hakları örgütleri, Bengali konuşan Müslümanların yasadışı göçmen olarak yanlış bir şekilde tanımlandığı ve hukuksuz tutuklama ve sınır dışı edilmeye maruz kaldığı konusunda endişelerini dile getirdi.
Sonuç ve Okuyuculara Çağrı
Bu olay, insan hakları ihlallerinin ve ayrımcılığın tehlikelerine ışık tutuyor. İnsan hakları savunucuları, bu tür durumların önlenmesi için daha fazla farkındalık yaratılması gerektiğini vurguluyor. Siz de bu konu hakkında düşüncelerinizi paylaşabilir veya benzer makaleleri okuyarak daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Kaynaklar:
