İsrail bölgeye savaş açarken, Araplar nihayet uyanıyor

İsrail’in Büyüyen Tehdidi ve Arap Ülkelerinin Tepkisi

İsrail ve Ürdün arasında bulunan Allenby Köprüsü’nde, İsrailli askerleri hedef alarak intihar saldırısına hazırlanan Abdul-Muttalib al-Qaisi, bir vasiyet yazdı. Vasiyetinde, "Ey ümmetimin evlatları, işgalcilerin topraklarımızda ne kadar süre sessiz kalacağız, topraklarımıza ulaşana ve kutsallarını ihlal edene kadar mı?" diyordu. Al-Qaisi ve bu ayın başlarında sınır geçişinde İsrail güçlerine saldıran Ürdünlü Mahir al-Jazi, Filistinli değiller; doğu kıyısından geliyorlar.

Bu mesaj, "her yerdeki onurlu özgür insanlara, özellikle de Şam’daki Arap aşiretlerine: Ürdün, Filistin, Suriye ve Lübnan" idi. Gaza’da olanların Arap ülkelerinde tekrarlanacağı uyarısında bulunuyordu. Sessiz kalmak, suç ortaklığıdır. Hiçbir şey yapmazsak, Büyük İsrail kapımıza gelecek.

İsrail için Varoluşsal Tehlike

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve işgal altındaki Batı Şeria’nın de facto pro-konsolosu olan maliye bakanı Bezalel Smotrich’in, "İsrail, Ürdün Nehri’nin batısında tek devlet olacaktır" söylemleri, sadece Filistin sınırları içinde değil, çok daha geniş bir alanda kaygı yaratıyor.

İsrail’in bölgeye yönelik tehditleri, ittifaklar, siyaset, kabile kimliği veya din ayrımı gözetmiyor. Son iki yılda devam eden savaş, Lübnan ve Gaza’nın bazı bölgelerini harabe haline getirirken, Güney Suriye’nin işgaline ve Yemen’in başbakanı Ahmed Ghaleb Nasser al-Rahawi’nin öldürülmesine neden oldu.

İsrail, yalnızca Filistinlilere değil, bölgedeki tüm devletler için varoluşsal bir tehlike haline gelmektedir. İsrail ile müzakere etmeye çalıştığınızda, savaş uçakları müzakere ekiplerinizi hedef alıyor.

Yeni İttifaklar ve Arap Ülkelerinin Tepkisi

Arap liderler, duruma kayıtsız kalmadılar. Savunma ittifakları oluşturma yönünde ciddi tartışmalar başladı. Bir zamanlar düşünülemez olan bu ittifaklar, bölgedeki güç dengesini değiştirebilir. Örneğin, Suudi Arabistan, Türkiye ile olan ilişkilerini yeniden gözden geçiriyor.

Suudi Arabistan, İsrail’in Doha’ya düzenlediği saldırının ardından, Pakistan ile bir savunma paktı kurma niyetini açıkladı. Bu, yalnızca askeri bir iş birliği değil, aynı zamanda bölgedeki dengeleri değiştiren bir adım olarak değerlendiriliyor.

Sonuç ve Okuyuculara Çağrı

İsrail’in genişleme çabaları, bölgedeki ülkeler için ciddi tehditler oluşturuyor. Bu durum, Arap ülkelerinin bir araya gelerek yeni stratejiler geliştirmesi gerektiğini gösteriyor. Okuyucularımızı, bu konudaki düşüncelerini paylaşmaya veya ilgili diğer makaleleri okumaya davet ediyoruz.

Bölgedeki gelişmelerin nasıl şekilleneceğini ve Arap ülkelerinin bu duruma nasıl yanıt vereceğini takip etmek önemlidir.