İsviçreli Şirketler Küresel Helal Pazarına Açılıyor
İsviçreli Şirketlerin Halal Pazarına Girişi
Bern yakınlarındaki sıradan bir tesiste, steril kıyafetler giymiş teknisyenler, Riyad ve Cakarta’ya gönderilecek halal sertifikalı Emmental peynirinin üretimini denetliyor. Bu manzara, İsviçre’nin dağ manzaralarıyla dolu görüntüsünden uzak, büyük bir değişimin habercisi: İsviçreli şirketler, şekerleme devlerinden ilaç sektöründeki liderlere kadar, 2.1 trilyon dolarlık global halal pazarını agresif bir şekilde hedef alıyor. 2050 yılına kadar 2.8 milyar olarak tahmin edilen Müslüman nüfus ve etik ürünlere artan talep, Nestlé, Lindt ve Merck gibi firmaların tedarik zincirlerini yeniden şekillendirmesine ve stratejilerini gözden geçirmesine yol açıyor. Ancak büyümeyi hedeflerken, zorlu düzenleyici, kültürel ve lojistik engellerle karşı karşıya kalıyorlar.
Halal Pazarının Büyüklüğü ve Önemi
Halal pazarı, gıda, kozmetik, ilaç ve finans gibi alanlarda artık marjinal bir fırsat değil. 2024 yılı için 2.1 trilyon dolar olarak değerlendirilen bu pazarın, 2030 yılına kadar 4.6 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Halal, İslami yasalar altında "müsaade edilen" anlamına gelmekte ve sadece diyet değil, yaşam tarzını da kapsamaktadır. Halal ürünleri, temizlik, etik kaynak kullanımı ve insani uygulamaları talep eder. Pew Research’e göre, halal gıda pazarının %20’sini oluşturan Müslüman olmayan tüketiciler, bu ürünlerin ticari potansiyelini artırıyor. İsviçre, gıda ve ilaç alanındaki mükemmeliyetiyle bu dinamik arenada rekabet ediyor.
İsviçreli Şirketler ve Halal Ürünleri
Nestlé, 1980’lerden beri halal uyumlu ürünler üreten öncü bir firma olarak öne çıkıyor. Vevey’deki merkezi, domuz kaynaklı jelatin veya alkol içermeyen Maggi baharatları ve KitKat çikolataları üretiyor. Bern’deki Halal Sertifikasyon Hizmetleri (HCS) gibi kuruluşlar tarafından sertifikalandırılan bu ürünler, 50 ülkeye ihraç ediliyor. HCS’nin kurucusu Mohammad Tufail, “Halal, bir güven sözleşmesidir,” diyor. “Bir hata, tüketime yönelik güveni sarsabilir.” Nestlé, İslami bilginlerin de dahil olduğu titiz denetimleriyle, milyarlık bir pazarın kaybını önlemeye çalışıyor.
Halal Uygunluk ve Sertifikasyon Süreci
Sertifikasyon, halal uyumluluğun temelini oluşturuyor, ancak karmaşık bir süreç. Her bileşen, aroma maddelerinden emülgatörlere kadar halal kaynaklardan izlenebilir olmalı. Üretim hatları haram kalıntılardan arındırılmalı ve tedarik zincirleri uçtan uca denetlenmelidir. İsviçre’nin süt ürünleri lideri Emmi için halal pazarına girmek, yoğurt üretimini incelemeyi gerektirdi. Emmi yetkilisi, “Her mikroorganizma kültürünü izledik,” diyor. “Hatta izlenen hafif olmayan elementler bile değiştirildi.” Sonuç olarak, halal yoğurtlar artık Körfez süpermarketlerinde yer alıyor ve 710 milyar dolarlık halal gıda pazarını hedefliyor.
Halal Pazarının Finansal Potansiyeli
Avrupa’nın halal sektörü, 44 milyon Müslüman nüfusuyla 2030 yılına kadar %25 büyümesi bekleniyor. İsviçreli firmalar, bu pazarın avantajlarından yararlanıyor. Vernier merkezli Givaudan, içecekler ve kozmetik için halal uyumlu tatlar geliştirmekte. Bilim insanları, İslami standartlara uyan bileşenler sağlamak için sertifikasyon kuruluşlarıyla işbirliği yapıyor. Merck’in, sığır jelatini kullanan halal aşıları, Orta Doğu’daki bağışıklık programlarının önemli bir parçasını oluşturuyor.
Kültürel ve Düzenleyici Zorluklar
Ancak, halal ekonomisi kolay bir kazanım değil. Parçalı bir sertifikasyon yapısı, sürekli bir zorluk oluşturuyor. Malezya’nın JAKIM’ı, Suudi Arabistan’ın SFDA’sı ve Endonezya’nın MUI’si, kesim yöntemlerinden bileşen tedarikine kadar farklı standartlar uyguluyor. Malezya, hayvanların bayıltılmadan kesilmesini zorunlu kılarken, bazı Avrupa sertifikasyonları bayıltmaya izin veriyor, bu da tüketiciler arasında gerilim yaratıyor.
Sonuç ve Gelecek Öngörüleri
İsviçreli firmalar, 2030 yılına kadar Müslüman nüfusun 2.2 milyara ulaşmasıyla şekillenecek halal ekonomisinde liderliği üstlenmek için iyi bir konumda bulunuyor. Ancak, sertifikasyon anlaşmazlıkları, kültürel hassasiyetler ve etik tartışmalar, bu başarıyı test edecek. Bern’in peynir kazanlarından Cenevre’nin laboratuvarlarına, İsviçre, kâr ile ilkeye, gelenek ile yeniliğe denge kurarak halal geleceği için bir model oluşturuyor.
Okuyucularımızı, bu konudaki düşüncelerinizi paylaşmaya ve ilgili diğer makaleleri okumaya davet ediyoruz!
